Avustralyalı bir din adamı ve Papa Francis’in danışmanı Kardinal George Pell, daha sonra tüm suçlamalardan beraat etmeden önce çocuklara yönelik cinsel tacizden hapse gönderilen en kıdemli Roma Katolik piskoposu oldu, Salı günü Roma’da öldü. 81 yaşındaydı.
Melbourne başpiskoposu Peter Comensoli’ye göre ölüm nedeni, kalça protezi ameliyatından kaynaklanan komplikasyonlardı ve ölümü Twitter’da yaptığı bir gönderiyle doğruladı. Kardinal Pell, geçen hafta Papa 16. Benedict’in cenazesine katılmak üzere Roma’ya gitmişti.
Kardinal Pell onlarca yıldır Avustralya’nın en güçlü dini figürlerinden biriydi. Müthiş bir zekaya ve kavgacı bir çizgiye sahip eski bir atlet, medyada düzenli olarak duyulan muhafazakar bir sesti, kürtaja şiddetle karşı çıkarken, Melbourne piskoposluğu ve ardından Sidney piskoposluğu başpiskoposu olarak çocuk istismarı suçlamalarına karşı kiliseyi savundu.
“Kitabın yazarı gazeteci Lucie Morris-Marr, Kardinal Pell’in küçük Ballarat kasabasındaki kökenlerinden Vatikan saflarında stratosferik yükselişine kadar olan kişisel yolculuğunun birçok Avustralyalı Katolik için bir zamanlar kişisel olarak ilham verici olduğunu söyledi. Fallen: Kardinal George Pell’in Gizli Yargılanması ve Mahkumiyetinin İç Hikayesi.
Bayan Morris-Marr, “Gerçekten bir başarı öyküsü, bir süperstar olarak görüldü” dedi. “Ama elbette, çocuk istismarı iddiaları nedeniyle kariyerinin gidişatı ve itibarı korkunç, geri dönülmez bir şekilde zarar gördü.”
2014’ten 2019’a kadar Kardinal Pell, kilisenin mali çarı ve üçüncü komutanıydı ve mali durumunu daha şeffaf hale getirmek için reformları zorlamaya çalıştı. Bu çabalar, 1990’lara dayanan cinsel taciz suçlamalarıyla yargılanmak üzere Avustralya’ya dönmek zorunda kaldığı 2017 yılında kesildi. Dava Avustralya’yı şaşkına çevirdi – Roma’dan geldiğinde kameralar Kardinal Pell ile havaalanında karşılaştı.
Aralık 2018’de, Avustralyalı bir jüri tarafından, 1996’da Melbourne’da bulunduğu sırada meydana geldiği söylenen iki koro çocuğuna yönelik beş çocuk cinsel istismarından mahkum edildi. İki yıldan kısa bir süre sonra, Nisan 2020’de Avustralya’nın en yüksek mahkemesi, suçlu olmadığına dair “önemli bir olasılık” olduğunu söyleyerek mahkumiyeti bozdu.
Duruşmalar boyunca Kardinal Pell masumiyetini korudu. 2017’de Roma’da düzenlediği basın toplantısında, “acımasız karakter suikastının” kurbanı olduğunu söyledi. “Cinsel istismar fikri benim için iğrenç” dedi.
Kardinal Pell, öldüğü sırada, merhum bir koronun babası tarafından, din adamının Melbourne başpiskoposuyken uzunlukları kötüye kullandığını iddia eden bir hukuk davasıyla karşı karşıya kaldı. Davacının avukatı yaptığı açıklamada, davanın devam edeceğini belirterek, “Bu iddianın dayanabileceği çok sayıda kanıt var” dedi.
Kardinal Pell, 2019’da Avustralya’nın Melbourne kentinde bir adliyeden ayrılıyor. Kredi… David Crosling/EPA, Shutterstock üzerinden
Ayrıca, 2017 yılında Avustralya hükümetinin on binlerce çocuğun kiliselerde, okullarda ve diğer kurumlarda on yıllarca süren istismarına ilişkin bir soruşturması, Kardinal Pell’in diğer Roma Katolik rahipleri tarafından çocukların cinsel istismarından 1974 gibi erken bir tarihte haberdar olduğunu ortaya çıkardı. , ancak harekete geçemedi.
Vatikan’da Kardinal Pell, mali uzmanlığı ve kiliseyi taciz iddialarını içeren davalarda iflas etmekten korumak için kullandığı yaratıcı yöntemler nedeniyle övüldü.
Roma’da Vatikan saymanlığına terfisi, Avustralya’da kiliseye katılımın azaldığı ancak kurumun mali durumunun güvence altına alındığı bir liderlik dönemini takip etti. Ekim 1996’da Melbourne başpiskoposu olarak – mahkumiyetine yol açtığı iddia edilen olaylardan iki ay önce – Kardinal Pell, taciz suçlamalarıyla bağlantılı olarak kilisenin mali durumu ve itibarı için bir güvenlik duvarı oluşturacak bir şey kurdu. Buna “Melbourne Tepkisi” adını verdi.
Kağıt üzerinde hayatta kalanlar için alternatif bir çözüm süreciydi. Kardinal Pell, mahkemelerin dışında “mağdurların adalete ulaşmasını kolaylaştırmayı” amaçladığını söyledi. Ancak başlangıçta 50.000 Avustralya Doları veya 35.000 Dolar olan ödemeleri sınırladı ve genellikle kurbanları travmalarını gizli tutmaya zorladı.
Kardinal Pell, 2001’den 2014’e kadar başpiskopos olarak görev yaptığı Sidney’e benzer bir yaklaşım getirdi.
Kardinal Pell’in anavatanı Avustralya’daki ölümüne tepki ikiye bölündü. Bazıları düşüncelerinin Katolik Kilisesi tarafından taciz edilenlerin kurbanlarıyla birlikte olacağını söylerken, diğerleri ona haraç ödedi – bazı durumlarda sessiz bir haraç. Melbourne Başpiskoposu Comensoli yaptığı açıklamada, Kardinal Pell’in ölümüyle ilgili “büyük üzüntü” dile getirdi. “İsa Mesih’in Tanrısına bu kadar kararlı bir şekilde inanan sonsuz ışık şimdi onun olsun” diye yazdı.
Eski bir Avustralya başbakanı ve uzun süredir Katolik olan Tony Abbott, Avustralya gazetesine kardinalin “zamanımızın azizi” olduğunu söyledi.
George Pell, 8 Haziran 1941’de Ballarat, Avustralya’da George Arthur ve Margaret Lillian Pell, kızlık soyadı Burke’ün oğlu olarak dünyaya geldi. Dini inancı pek az olan bir Anglikan olan babası, bir altın madeninin yöneticisi ve ağır siklet boks şampiyonuydu; annesi dindar bir Katolikti. 2021’de ölen Margaret adında bir kız kardeşi ve hayatta kalan David adında bir erkek kardeşi vardı.
Kardinal Pell, haftalık Ayin’e ve bir ay önce günah çıkarmaya katılarak büyüdü. Çocukken hevesli bir sporcuydu ve sonunda üstlenmediği Richmond takımı için Avustralya futbolunun profesyonel bir oyuncusu olmak için bir sözleşme imzaladı. 1959’da bir Katolik ortaokulundaki son yılında rahip olmaya karar verdi.
1997’de bir görüşmeciye “Korktum, şüphelendim ve sonunda Tanrı’nın Kendi işini yapmamı istediğine ikna oldum ve bu inançtan asla başarılı bir şekilde kurtulamadım” dedi. ve ‘Bir deneyeceğim’ demeye kadar düşünmek.
Kardinal Pell, Papa Francis ile 2020’de Vatikan’da. Kredi… Vatikan Medyası/Reuters Yoluyla
1960 yılında Kardinal Pell, Melbourne’un bir banliyösü olan Werribee’deki Avustralya ruhban okulu Corpus Christi College’da rahip olarak eğitimine başladı, ardından eğitimine Vatikan’daki Pontifical Urban University’de ve Oxford Üniversitesi’nde devam ederek doktor oldu. 1971’de kilise tarihinde felsefe derecesi aldı ve seçkin İngiliz orta okulu Eton College’da Katolik öğrencilerin papazı olarak görev yaptı.
1971’de Avustralya’ya döndüğünde, Kardinal Pell oradaki kilisenin saflarında yükseldi. 2003 yılında Papa II. John Paul tarafından kardinal olarak atandı.
Kardinal Pell, kilise içinde kendisini halk arasında popülerliğini yitirdiğini iddia ettiği geleneksel görüşleri ile biliniyordu. 2020’de BBC’ye konuşurken tarzını “oldukça doğrudan” olarak tanımladı.
“Hıristiyan öğretilerini savunmam gerçeği birçok insanı rahatsız ediyor” dedi. “Temel Hıristiyan görüşlerim için hiçbir şekilde özür dilemiyorum.”
Kardinal Pell, kendi cinsel istismar suçlamalarıyla karşı karşıya kaldığında bile, Katolik Kilisesi’nin çocukların cinsel istismarında suç ortağı olduğuna itiraz etmedi. Acı çekmelerine derinden üzüldüğünü, ancak “çoğu durumda oldukça iyi uyuyabildiğini” söyledi.
Melbourne başpiskoposu Peter Comensoli’ye göre ölüm nedeni, kalça protezi ameliyatından kaynaklanan komplikasyonlardı ve ölümü Twitter’da yaptığı bir gönderiyle doğruladı. Kardinal Pell, geçen hafta Papa 16. Benedict’in cenazesine katılmak üzere Roma’ya gitmişti.
Kardinal Pell onlarca yıldır Avustralya’nın en güçlü dini figürlerinden biriydi. Müthiş bir zekaya ve kavgacı bir çizgiye sahip eski bir atlet, medyada düzenli olarak duyulan muhafazakar bir sesti, kürtaja şiddetle karşı çıkarken, Melbourne piskoposluğu ve ardından Sidney piskoposluğu başpiskoposu olarak çocuk istismarı suçlamalarına karşı kiliseyi savundu.
“Kitabın yazarı gazeteci Lucie Morris-Marr, Kardinal Pell’in küçük Ballarat kasabasındaki kökenlerinden Vatikan saflarında stratosferik yükselişine kadar olan kişisel yolculuğunun birçok Avustralyalı Katolik için bir zamanlar kişisel olarak ilham verici olduğunu söyledi. Fallen: Kardinal George Pell’in Gizli Yargılanması ve Mahkumiyetinin İç Hikayesi.
Bayan Morris-Marr, “Gerçekten bir başarı öyküsü, bir süperstar olarak görüldü” dedi. “Ama elbette, çocuk istismarı iddiaları nedeniyle kariyerinin gidişatı ve itibarı korkunç, geri dönülmez bir şekilde zarar gördü.”
2014’ten 2019’a kadar Kardinal Pell, kilisenin mali çarı ve üçüncü komutanıydı ve mali durumunu daha şeffaf hale getirmek için reformları zorlamaya çalıştı. Bu çabalar, 1990’lara dayanan cinsel taciz suçlamalarıyla yargılanmak üzere Avustralya’ya dönmek zorunda kaldığı 2017 yılında kesildi. Dava Avustralya’yı şaşkına çevirdi – Roma’dan geldiğinde kameralar Kardinal Pell ile havaalanında karşılaştı.
Aralık 2018’de, Avustralyalı bir jüri tarafından, 1996’da Melbourne’da bulunduğu sırada meydana geldiği söylenen iki koro çocuğuna yönelik beş çocuk cinsel istismarından mahkum edildi. İki yıldan kısa bir süre sonra, Nisan 2020’de Avustralya’nın en yüksek mahkemesi, suçlu olmadığına dair “önemli bir olasılık” olduğunu söyleyerek mahkumiyeti bozdu.
Duruşmalar boyunca Kardinal Pell masumiyetini korudu. 2017’de Roma’da düzenlediği basın toplantısında, “acımasız karakter suikastının” kurbanı olduğunu söyledi. “Cinsel istismar fikri benim için iğrenç” dedi.
Kardinal Pell, öldüğü sırada, merhum bir koronun babası tarafından, din adamının Melbourne başpiskoposuyken uzunlukları kötüye kullandığını iddia eden bir hukuk davasıyla karşı karşıya kaldı. Davacının avukatı yaptığı açıklamada, davanın devam edeceğini belirterek, “Bu iddianın dayanabileceği çok sayıda kanıt var” dedi.
Kardinal Pell, 2019’da Avustralya’nın Melbourne kentinde bir adliyeden ayrılıyor. Kredi… David Crosling/EPA, Shutterstock üzerinden
Ayrıca, 2017 yılında Avustralya hükümetinin on binlerce çocuğun kiliselerde, okullarda ve diğer kurumlarda on yıllarca süren istismarına ilişkin bir soruşturması, Kardinal Pell’in diğer Roma Katolik rahipleri tarafından çocukların cinsel istismarından 1974 gibi erken bir tarihte haberdar olduğunu ortaya çıkardı. , ancak harekete geçemedi.
Vatikan’da Kardinal Pell, mali uzmanlığı ve kiliseyi taciz iddialarını içeren davalarda iflas etmekten korumak için kullandığı yaratıcı yöntemler nedeniyle övüldü.
Roma’da Vatikan saymanlığına terfisi, Avustralya’da kiliseye katılımın azaldığı ancak kurumun mali durumunun güvence altına alındığı bir liderlik dönemini takip etti. Ekim 1996’da Melbourne başpiskoposu olarak – mahkumiyetine yol açtığı iddia edilen olaylardan iki ay önce – Kardinal Pell, taciz suçlamalarıyla bağlantılı olarak kilisenin mali durumu ve itibarı için bir güvenlik duvarı oluşturacak bir şey kurdu. Buna “Melbourne Tepkisi” adını verdi.
Kağıt üzerinde hayatta kalanlar için alternatif bir çözüm süreciydi. Kardinal Pell, mahkemelerin dışında “mağdurların adalete ulaşmasını kolaylaştırmayı” amaçladığını söyledi. Ancak başlangıçta 50.000 Avustralya Doları veya 35.000 Dolar olan ödemeleri sınırladı ve genellikle kurbanları travmalarını gizli tutmaya zorladı.
Kardinal Pell, 2001’den 2014’e kadar başpiskopos olarak görev yaptığı Sidney’e benzer bir yaklaşım getirdi.
Kardinal Pell’in anavatanı Avustralya’daki ölümüne tepki ikiye bölündü. Bazıları düşüncelerinin Katolik Kilisesi tarafından taciz edilenlerin kurbanlarıyla birlikte olacağını söylerken, diğerleri ona haraç ödedi – bazı durumlarda sessiz bir haraç. Melbourne Başpiskoposu Comensoli yaptığı açıklamada, Kardinal Pell’in ölümüyle ilgili “büyük üzüntü” dile getirdi. “İsa Mesih’in Tanrısına bu kadar kararlı bir şekilde inanan sonsuz ışık şimdi onun olsun” diye yazdı.
Eski bir Avustralya başbakanı ve uzun süredir Katolik olan Tony Abbott, Avustralya gazetesine kardinalin “zamanımızın azizi” olduğunu söyledi.
George Pell, 8 Haziran 1941’de Ballarat, Avustralya’da George Arthur ve Margaret Lillian Pell, kızlık soyadı Burke’ün oğlu olarak dünyaya geldi. Dini inancı pek az olan bir Anglikan olan babası, bir altın madeninin yöneticisi ve ağır siklet boks şampiyonuydu; annesi dindar bir Katolikti. 2021’de ölen Margaret adında bir kız kardeşi ve hayatta kalan David adında bir erkek kardeşi vardı.
Kardinal Pell, haftalık Ayin’e ve bir ay önce günah çıkarmaya katılarak büyüdü. Çocukken hevesli bir sporcuydu ve sonunda üstlenmediği Richmond takımı için Avustralya futbolunun profesyonel bir oyuncusu olmak için bir sözleşme imzaladı. 1959’da bir Katolik ortaokulundaki son yılında rahip olmaya karar verdi.
1997’de bir görüşmeciye “Korktum, şüphelendim ve sonunda Tanrı’nın Kendi işini yapmamı istediğine ikna oldum ve bu inançtan asla başarılı bir şekilde kurtulamadım” dedi. ve ‘Bir deneyeceğim’ demeye kadar düşünmek.
Kardinal Pell, Papa Francis ile 2020’de Vatikan’da. Kredi… Vatikan Medyası/Reuters Yoluyla
1960 yılında Kardinal Pell, Melbourne’un bir banliyösü olan Werribee’deki Avustralya ruhban okulu Corpus Christi College’da rahip olarak eğitimine başladı, ardından eğitimine Vatikan’daki Pontifical Urban University’de ve Oxford Üniversitesi’nde devam ederek doktor oldu. 1971’de kilise tarihinde felsefe derecesi aldı ve seçkin İngiliz orta okulu Eton College’da Katolik öğrencilerin papazı olarak görev yaptı.
1971’de Avustralya’ya döndüğünde, Kardinal Pell oradaki kilisenin saflarında yükseldi. 2003 yılında Papa II. John Paul tarafından kardinal olarak atandı.
Kardinal Pell, kilise içinde kendisini halk arasında popülerliğini yitirdiğini iddia ettiği geleneksel görüşleri ile biliniyordu. 2020’de BBC’ye konuşurken tarzını “oldukça doğrudan” olarak tanımladı.
“Hıristiyan öğretilerini savunmam gerçeği birçok insanı rahatsız ediyor” dedi. “Temel Hıristiyan görüşlerim için hiçbir şekilde özür dilemiyorum.”
Kardinal Pell, kendi cinsel istismar suçlamalarıyla karşı karşıya kaldığında bile, Katolik Kilisesi’nin çocukların cinsel istismarında suç ortağı olduğuna itiraz etmedi. Acı çekmelerine derinden üzüldüğünü, ancak “çoğu durumda oldukça iyi uyuyabildiğini” söyledi.