IMF, “AB Mali Çerçevesinin Reformu-Mali Kuralların ve Kurumların Güçlendirilmesi” başlıklı raporunu yayımladı.
Raporda, AB’nin mevcut mali kurallarının bütçe açıklarının sonlandırılmasında bir ölçü tesire sahip olsa da, nakdî birliğin istikrarını tehdit eden ve kırılganlıklar ortaya koyan bütçe açıkları ve borç oranlarını engellemediği açıklandı.
AB mali çerçevesinin finansal riskleri denetim altına almak ve üretimi istikrara kavuşturmak hususlarında başarısız bir geçmişe sahip olduğu anımsatılan raporda, “AB mali çerçevesinin ıslahata gereksinimi var.” sözü kullanıldı.
Raporda mali çerçevenin istikrar için kâfi araçları sağlamadığı, düşük gerçek faiz oranlarının Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) siyaset araçlarını zorladığı ve bu niçinle de enflasyon gayesinin tutturulamadığı kaydedildi.
Üç ile beş yıl içinde dengelenmesi önemli
Euro Bölgesi’nde makroekonomik şokları yumuşatmak için bir istikrar aracı kurulmasının ehemmiyetine işaret edilen raporda, bunun Kovid-19 üzere ani ekonomik şoklara karşı bir muhafaza sağlayabileceği, ayrıyeten iklim değişikliğiyle gayret teşebbüslerinin finansmanına da katkı verebileceği bildirildi.
Raporda, yüksek kamu borcu olan AB ülkelerinin bütçelerini 3 ile 5 yıl içinde dengelemelerinin kıymeti vurgulandı.
AB kurallarına nazaran, olağan kaidelerde üye ülkelerin bütçe açıklarının GSYH’lerinin yüzde 3’ünü, kamu borçlarının da GSYH’lerinin yüzde 60’ını geçmemesi gerekiyor. Bu hudut aşıldığında uygulanacak önlemlerin AB Komitesi’ne bildirilmesi ve aktif çabanın yapılması gerekiyor.
Ancak, AB üyesi ülkeler, salgın niçiniyle kelam konusu kuralları askıya alma sonucu almış, bütçe açıklarını ve kamu harcamalarını süratle yükseltmişti.
AB ülkeleri içinde kamu borcunun GSYH’ye oranının en çok olduğu ülkeler yüzde 189,3 ile Yunanistan, yüzde 152,6 ile İtalya, yüzde 127 ile Portekiz, yüzde 117,7 ile İspanya, yüzde 114,4 ile Fransa ve yüzde 107,9 ile Belçika olarak öne çıkıyor.
Raporda, AB’nin mevcut mali kurallarının bütçe açıklarının sonlandırılmasında bir ölçü tesire sahip olsa da, nakdî birliğin istikrarını tehdit eden ve kırılganlıklar ortaya koyan bütçe açıkları ve borç oranlarını engellemediği açıklandı.
AB mali çerçevesinin finansal riskleri denetim altına almak ve üretimi istikrara kavuşturmak hususlarında başarısız bir geçmişe sahip olduğu anımsatılan raporda, “AB mali çerçevesinin ıslahata gereksinimi var.” sözü kullanıldı.
Raporda mali çerçevenin istikrar için kâfi araçları sağlamadığı, düşük gerçek faiz oranlarının Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) siyaset araçlarını zorladığı ve bu niçinle de enflasyon gayesinin tutturulamadığı kaydedildi.
Üç ile beş yıl içinde dengelenmesi önemli
Euro Bölgesi’nde makroekonomik şokları yumuşatmak için bir istikrar aracı kurulmasının ehemmiyetine işaret edilen raporda, bunun Kovid-19 üzere ani ekonomik şoklara karşı bir muhafaza sağlayabileceği, ayrıyeten iklim değişikliğiyle gayret teşebbüslerinin finansmanına da katkı verebileceği bildirildi.
Raporda, yüksek kamu borcu olan AB ülkelerinin bütçelerini 3 ile 5 yıl içinde dengelemelerinin kıymeti vurgulandı.
AB kurallarına nazaran, olağan kaidelerde üye ülkelerin bütçe açıklarının GSYH’lerinin yüzde 3’ünü, kamu borçlarının da GSYH’lerinin yüzde 60’ını geçmemesi gerekiyor. Bu hudut aşıldığında uygulanacak önlemlerin AB Komitesi’ne bildirilmesi ve aktif çabanın yapılması gerekiyor.
Ancak, AB üyesi ülkeler, salgın niçiniyle kelam konusu kuralları askıya alma sonucu almış, bütçe açıklarını ve kamu harcamalarını süratle yükseltmişti.
AB ülkeleri içinde kamu borcunun GSYH’ye oranının en çok olduğu ülkeler yüzde 189,3 ile Yunanistan, yüzde 152,6 ile İtalya, yüzde 127 ile Portekiz, yüzde 117,7 ile İspanya, yüzde 114,4 ile Fransa ve yüzde 107,9 ile Belçika olarak öne çıkıyor.